Türkiye savaşa mı hazırlanıyor? CHP hangi cephede yer alacak?

Türkiye savaşa mı hazırlanıyor? CHP hangi cephede yer alacak?

Ortatv.com analisti servet Hocaoğulları 3. Dünya savaşı uyarıları üzerine yazdı

Türkiye savaşa mı hazırlanıyor? CHP hangi cephede yer alacak?

Dünya Pandemi ile kendini resetledi. Ekran tekrar açıldığında masa üstündeki bazı dosyalar kayboldu. Para virüsü silinme programı başlatıldı. Dünya büyük bir “Para savaşı”na girdi. Ancak bu “dünya para savaşı” ilk defa olmuyordu. Ve eğer ortada bir para savaşı varsa bu savaşı kazanmak için mutlaka “Sıcak savaş cepheleri” açılmak zorunda.

ABD tek bir askeri ölmeden ve sıcak savaş cephelerinde ordusunu aktifleştirmeden para savaşını kazanmak istiyor.

ABD, Çin’in dibinde Tayvan krizi ile; Rusya ve AB dibinde Ukrayna krizi ile; Ortadoğu’da İsrail krizi ile sıcak savaş cephelerini aktifleştirdi. Ordusunu dahil etmeden dünyaya ayar verdi ve bunu başardı.

Çin, Rusya, İran, Türkiye gibi ülkeler sıcak çatışmaya girmeden bu para savaşının içinden çıkamaz. O nedenle sıcak savaş kaçınılmaz. Dışişleri bakanı Hakan Fidan’ın göreve geldiği günden itibaren ısrarla altını çizdiği süreç de budur.

İsrail’de Netanyahu ABD tarafından tuzağa düşürüldü. O nedenle İsrail bu süreci ne yapıp edip Suriye’ye taşımak zorunda. Çünkü Suriye demek 3. Dünya savaşının cephesi, pilor bölge demek!...

ABD’nin Türkiye’deki kaldıracı, taşeron partisi CHP. CHP’nin üç ödevi var:

Birinci ödev: Erdoğan’ın Batı dünyasından Türkiye’yi kopardığı, eksen kayması yaşattığı ve Türkiye’yi getirdiği noktanın Rusya ve Çin taraftarı bir taşeron ülke olduğunu dillendirmek. Özel’in geçen gün söylediği şu söz bu ödevin gereği: “ Türkiye’nin (kurucu) ilk adamı (Atatürk) bizim yönümüz de yerimiz de Batı dünyasıdır.” demesine rağmen bu ülkenin son adamı (Erdoğan) ülkenin yönünü doğu’ya çevirdi.”.

CHP 22 yıldır Batı dünyası adına ve Batıcı kalmak ısrarıyla Erdoğan’ı Cumhuriyet karşıtı ve Doğu ( Rusya-Çin taraftarı olarak) gösterme gayretinde. CHP bu ödevi yaparken kendi içinde tek sorun yaşıyor: Ödevi en iyi kim yapacak? Kılıçdaroğlu mu? Özel mi? İmamoğlu mu?... İmamoğlu’nun Batı dünyası ülkelerinin büyük elçileriyle teşriki mesai yapması ve bununla övünmesinin mesajı şudur: Batı’nın muhatap aldığı kişi benim!...

İkinci ödev: CHP iktidara gelir gelmez Rusya, Çin başta olmak üzere Doğu ülkeleriyle ilişkileri minimum seviye indirmek; NATO üyesi olduğu gerekçesiyle bu ülkelere karşı ABD yanında yer almak ve en önemlisi de ne yapıp edip Doğu cephesi karşısında yer almak. Gerekirse savaşı göze almak. Yani ABD CHP içinde kendine bir Zelenski aramakta ve adaylar arasında test sürüşü yapmaktadır.


Üçüncü ödev: Erdoğan’ı devirmekle kalmayıp Erdoğan’ın içinden geldiği sosyolojiyi de hizaya getirmek. Yani 22 yıllık kazanımları yok etmek. Bunun için ısrarla “22 yıllık talan dönemi”, “22 yıllık yolsuzluk dönemi”, “22 yıllık saray dönemi” diyerek 22 yılın tamamını gayr-i meşru ilan ederek ortamı hazırlamak. Erdoğan’ın Cumhuriyeti, Atatürk’ü ve Dini yıprattığını ileri sürerek yeniden Cumhuriyet, Atatürk tarifi yapmak ve Dine ayar vermek.

Şimdi bu üç ödev için CHP’nin sahada ve ekranlarda üç konuyu ısıtması ve hatta volümü artırıp Erdoğan’ı devirmesi gerekiyor.

Birinci ödev için yani Batı dünyasından Türkiye’nin koptuğu iddiası için seçilen konu: PKK. Dolayısıyla Batı dünyası DEM partisi ile birlikte yürümesini istiyor. CHP asla DEM partisisiz bir siyaset üretemez. Zaten DEM ile ittifakı, tezkerelere hayır demesi bu ödev sebebiyledir. Hatta Batı CHP’ye şu talimatı da veriyor: DEM Partisinin taleplerini çözmek ve Kürtçülerin sürecini “çözüm süreci II” eksenine oturtmak senin ödevin. CHP’nin bu ödevde en zorlandığı yer PKK konusu. Fakat Batı dünyası “O iş bizim, sen ödevine odaklan!...” diyor.

İkinci ödev için yani Doğu ülkeleriyle ilişkileri minimum seviyeye indirgemek ve NATO üyesi maskesiyle Türkiye’yi Batı dünyasına teslim etmek ödevinde seçilen konu: Suriyeliler/Göçmenler. Türkiye’deki Suriyeliler konusu çok stratejik bir süreç ve doğru yönetilmesi gereken adeta sosyolojik mayın tarlası. Özellikle Suriye iç savaşının hızla çözülmesi ve bir program dahilinde göçmenlerin yavaş yavaş ve kontrollü şekilde gitmeleri önemli. CHP her fırsatta Suriyelilerin gitmesini gündem kılacak. Bu gündem CHP lehine. Ancak CHP bu konuda yol ayrımında. Ya “Ucuz işçilik” tartışmasını körükleyecek veya “Taciz, tecavüz, taşkınlık” gibi oldukça kritik bir gündemi kaşıyacak. Zafer partisi ikinci yolu kullanıyor ve CHP’yi davet ediyor bu sürece. Kayseri’deki olay bu bağlamda sadece bir aydınlatma fişeği…

Suriyelilerin geri dönmesi süreci ile 3. Dünya savaşı için pilot bölge olan Suriye ülkesi olması arasındaki ilişki “Pim ve Bomba” ilişkisi gibi. Çekildi mi… Allah muhafaza.

Üçüncü ödev için yani Cumhuriyet ve Atatürk üzerinden Erdoğan2ı ve içinden geldiği sosyolojiyi sindirmek ve hizalamak için seçilen konu bildik bir konu: Şeriat ve Laiklik tartışması. Zaten Diamond Tema adlı genç üzerinden yürütülen tartışmanın sebebi de bu ödevin gereği olmasından.

KRT TV’de katıldığım programda buna ve arka plana değindim. Peki Cumhur ittifakı CHP’nin bu ödevleri yerine getirmesi karşısında aldığı tedbirler neler? PKK, Suriyeliler ve Laiklik eksenili provakasyonlara karşı nasıl bir plan içinde? Batı ve Doğu dünyasıyla ilişkileri nasıl dengeliyor?

CB Erdoğan cephesinden yapılan hazırlıkları bir sonraki yazımızda konu edeceğim.
 

Etiketler:
SavaşCHPServet Hocaoğulları

DİĞER HABERLER

Unutursak Tekrarlanır
Unutursak Tekrarlanır
16 Temmuz 2024 Salı
Dücane Nereye Koşuyor?
Dücane Nereye Koşuyor?
20 Haziran 2024 Perşembe
"Sınıf Atlayan" Abilere Uyarılar!
"Sınıf Atlayan" Abilere Uyarılar!
19 Haziran 2024 Çarşamba
Türkiye
Türkiye'ye Zafer Yaşattılar!
19 Haziran 2024 Çarşamba
Kılıçdaroğlu
Kılıçdaroğlu'nu İhmal etmedi!
15 Haziran 2024 Cumartesi