Osmangazi Belediyesi'nin "Şadırvanlıhan'da Yeni Vizyonuyla" anonslu afişi sonrası yaşananları Bursa'dan bir Fikir ve düşünce insanı olarak değerlendiren Analistimiz Servet Hocaoğulları, CHP'li Belediye Başkanının "hafızayı silme" eyleminin iki başlıkta bir stratejinin ürünü olduğunu belirtti.
Hocaoğlularının asıl dikkat çektiği nokta ise CHP'li Başkan'dan ziyade Ak Parti'nin içindeki "kırgın ve küskün" kitle. Başkan'ın "İmamoğlu'nun İstanbul'daki stratejisini uygulayarak bu adımları Ak Parti içindeki küskünler marifetiyle meşrulaştıracağını iddia etti.
Servet Hocaoğulları'nın analizi şöyle;
Bursa'da Muhalefet Olmak
Veya CHP siyasetinde "Şadırvanda abdest" alınır mı?
CHP genel merkezinin iki büyük stratejisi var.
Birincisi; "22 yıllık saray rejimi", "22 yıllık yolsuzluk", "22 yıllık rantçılık" suçlamasını politik nakarat yaparak; AK Parti dönemini bütünüyle hafızadan silmek. Özellikle küresel güçleri rahatsız eden ne kadar milli proje, marka, reform varsa; bunları yok saymak. Başka türlü CHP iktidara gelemez.
Ayrıca CHP'nin en büyük hesabı; Erdoğan sonrası, 22 yıllık dönemdeki milli projelerin, hizmetlerin, markaların korunması, yaşatılması ve kurumsallaştırılması noktasında; Erdoğan dışında bu alanda bir çabanın, hazırlığın, tedbirin olmadığını gözlemlemesi ve bundan cesaret alması.
Nitekim CHP genel merkezinin talimatıyla, yeni belediye başkanı seçilenlerin hepsinin bu talimat gereği " Seçim gecesi AK Partili eski belediye başkanı tırlarla evrak kaçırdı; Binlerce paramatik çalışan var; Belediye hizmetlerinin ihale yoluyla peşkeş çekildiği şirketler var!..." gibi kara propagandalarından tek amaçları vardı:
AK Parti dönemine ait ne varsa operasyon yapmak ve operasyonları bu nakarat ikliminde meşru göstermek. Dolayısıyla CHP'den AK Parti dönemine ait bir hizmeti devam ettirmesini beklemek en hafifiyle muhalefete düşmekten kaynaklı kısa süreli bir CHP hakkında hafıza kaybına uğramaktır. CHP, 22 yıldır iktidar olamadığı şehirlerde biriktirdiği hıncı, nefreti bir yolunu bulup mevcut yapıya boca edecek.
İkincisi; CHP geçmiş 22 yılda Eskişehir modelini esas alıyordu. Yani Büyükerşen modeli her CHP belediyesinde uygulanıyordu. Şimdi yeni dönemde model İmamoğlu'nun İstanbul belediyesini yönetme modeli. Peki bu modelde en kritik yöntem hangisi? AK Parti döneminde mağdur olduğunu ileri süren veya küstürülmüş insan kaynağını bulup bir yolla onları kendilerine hizmet edecek şekilde görevlendirmek.
Bu ikinci yöntemin birinciyle ilişkisi var. AK Parti döneminin hafızasını bizzat AK Parti dönemi küskünlerine ve kızgınlarına sildirtmek. Ve daha incelikli olanı ise, AK Parti dönemindeki birikimi CHP'ye kaldıraç yapacak şekilde kullanmak.
Dolayısıyla, Ulusal basına yansıyan Osmangazi Belediyesindeki "Şadırvanlı Han Yeni Vizyonuyla Yakında" uygulaması; yukarıdaki iki ana stratejinin gereğidir. Ve daha nice geçmiş döneme ait uygulamalar operasyona tabi tutulacaktır.
Yukarıdaki iki yöntemin eş güdümlü olduğunun altını çizmiştik. O nedenle, CHP Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın yakında yine AK Parti döneminden küskün, kızgın veya hak ettiği yerde olmadığını düşünen birini bulup yeni vizyonda onları kullanacaktır.
Asıl önemli olan; CHP'nin neler yapacağı değil. CHP'nin bu topraklarda geçmişte yaptıkları gelecekte yapacaklarının hem örneği hem teminatıdır. Asıl kritik konu şudur: AK Partinin yerelde muhalefete düşünce neler yapabileceğini göstermesidir. CHP'nin yaptığı operasyonlara karşı nasıl bir tavır geliştireceğidir?
Çünkü CHP şunun farkında: AK Partili seçmen CHP'ye geçmedi; ancak kızgın! Bu CHP'ye zaman kazandıran bir ortam. CHP bunu ne yapıp edip kendi lehine kullanacaktır. Gerçek niyet ve uygulama fark edildiğinde ise; Şadırvanlı han değil Şadırvanlı her yer "yeni vizyon" etiketiyle ele alınacaktır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.