Ayasofya için İlk Çağrıyı Sebilürreşad yapmıştı!

Ayasofya için İlk Çağrıyı Sebilürreşad yapmıştı!

24 Temmuz Cuma günü, Cuma namazıyla tekrar Camii olarak asli vazifeye açılan Ayasofya Camii Sebilürreşad dergisi'nin Ağustos sayısında ana dosya olarak ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, müze kararının Danıştay tarafından yok sayılmasının ardından Camii Diyanet işleri Başkanlığı emrine bağlamasıyla başlayan yeni süreç Türkiye başta olmak üzere tüm islam dünyasında sevinçle karşılandı. Sebilürreşad Dergisi Genel yayın Yönetmeni Fatih Bayhan,  derginin Ağustos sayısında kaleme aldığı başyazıda Ayasofya'nın 1934'de  alınan müze kararının ardından  tekrar cami olarak açılması hususunda talebi içeren  ilk yazı ve haberin  yayınlandığı derginin Sebilürreşad dergisi olduğunu yazdı.  Bayhan yazısında; "Sebilürreşad ayrıca bu ay itibariyle 112. yılı tamamladı yeni bir yaşa daha girdi." diyerek yeni dönemin ilk müjdesinin Ayasofya'nın cami olarak açılmasından dolayı duyduğu memnuniyeti ifade etti ve emeği geçen başta Cumhurbaşkanı olmak üzere herkese teşekkür etti. 

Ayasofya için İlk Çağrıyı Sebilürreşad yapmıştı!

Bayhan Yazısında; "113. yıla girerken Ayasofya Müjdesi geldi. Sebilürreşad, elinizdeki nüshayla 113. Yılına merhaba diyor. Bugünlere ulaştırana hamd ediyoruz. Bu ay 24 Temmuz’da kilitleri kırılan Ayasofya müjdesiyle sizi selamlıyor olmak bizim için ayrı bir heyecan. Sebilürreşad için Ayasofya’nın ayrı bir anlamı daha var. Zira müze olma kararı alındığında (1934)  yayını yasaklanmıştı. 1948’de yeniden “besmelesi” çekildiğinde Sebilürreşad Ayasofya için bugün nihayete eren “cami olarak varlığını sürdürmeli” bilincinin inşaasına başlayan bir dergi olmuştur." dedi.

Derginin Başyazısında Fatih Bayhan, "Ayasofya’nın “eşya ambarı olarak mı kullanılacağına” vurgu yapan Sebilürreşad, “ambar endişesini bilerek gündeme getirmiş, cami vasfını yitirmesinin onu bu haliyle işlevinden uzaklaştıracağının altını çizmişti. Bu yazı İslami sahada yayın yapan dergiler için milattır. Zira Ayasofya mevzusunun ilk düğümünü  çözme teşebbüsü işte bu yazıdır. Ancak Eşref Bey o yazıyla kalmamıştır.  1952’nin Nisan ayında “Ayasofya Camii hakkında bazı notlar” başlıklı imzasız yazıda konuyla ilgili ipuçları yer alır, fazla detaya girilmez, ancak ciddi iddialar yer almaktadır. Bunlardan biri, Yunanlı din adamlarının, Gazi Mustafa Kemal tarafından Ayasofya Camii’nin kiliselerine verileceğinin ima ve iddia edilmesidir. Ayasofya Camii’nin müzeye dönüştürülmesinin Batı’nın yönlendirmesiyle CHP tarafından yapıldığına dikkat çeken Fergan, bir milletvekilinin bu sürece dahil olduğunu hatta Tevfik Rüştü’nün her şeyi bildiğini belirtirken devlet arşivlerinde bununla ilgili belgelerinde olabileceğini de yazar.“

Aynı yılın Temmuz ayında kaleme aldığı “Birinci merhale müze, ikinci merhale kilise” başlıklı yazısında da önemli iddialarda bulunuyor. Hatta, iddiayı ileri bir noktaya taşıyarak, “Kilise yapılmak için zemin hazırlanıyor” demeye getiriyor.

***

Görüldüğü gibi Ayasofya bilincinin ilk inşaası Sebilürreşad’ın yürüttüğü ısrarlı yaı ve habercilikle başlamış. Kapandığı 1966 yılına dek kendi mahallinde çıkan tüm dergilere sirayet eden “Ayasofya açılmalı”, “Zincirler kırılsın, Ayasofya açılsın” sloganlarıyla tarihe nakşolunan iradeyi böylece beslemiştir. 72 yıl boyunca bu talep adeta gökkubbeyi sarmış ve siyasi bir iradeye intisap ederek 2020 yılının Temmuz ayında hemde Lozan’ın imza edildiği güne denk gelerek Cuma vaktinde Cuma namazıyla camii olarak açılmıştır.

***

Elinizdeki sayı, işte bu tarihi günlerin yeniden kayda alındığı bir sayıdır. Eski yazıların yeniden tozlu raflardan çıkartıldığı, yeni sürecin değerlendirildiği bir sayı olarak arşivinizdeki yerini alacak bir sayıdır. Tarih, Sebilürreşad’a nasıl Çanakkale zaferini, istiklal zaferini şahit kıldıysa Ayasofya’nın da yeniden asli hüviyetine kazandığına şahit tutmuştur. Emeği geçenlere kalbi şükranlarımızı sunmak tarihe karşı bir görevdir. Bugün zincirlerin kırıldığı iklimin fikri bilincini Sebilürreşad sulamışsa, siyasi bilincini Necmeddin Erbakan sulamış ve büyütmüş, onun talebesi Erdoğan’a ise cami olarak açmayı Allah nasip etmiştir.

Bundan sonra Ayasofya bilincinin onu korumak olduğunun idrakinde olacağız. Ve Kudüs’te Mescid-i Aksa’nın esaret zincirlerinin kırılması için dua ve niyazımızı sürdüreceğiz."  dedi.

 

DİĞER HABERLER

Konya merkezli FETÖ operasyonu
Konya merkezli FETÖ operasyonu
7 Ekim 2024 Pazartesi